2008 Yılında kurulmuş, henüz emeklemeye bile başlamamış bir firmayız ve işte hikayemiz.

1975 yılında yutmaya başladım kırtasiye ve kitap raflarının tozunu. Önce imkansızlıklar ve teknolojik yoksunluk içerisinde, Türkiye'de yapılan üretimin yetersizliğini gördüm. O yıllarda kurşun kalem için, karbon kağıdı için, ilk üretildiği yıllarda fosforlu kalem dediğimiz işaretleme kalemi için haftalarca sıra beklemeyi yaşadım. İthal bir malzeme geldiğinde bayram çocukları gibi sevindiğimi hala hatırlıyorum. Çalıştığım bir perakende satış mağazasında bir kitabın bir seferde yapılan tüm baskısını (En az 2000 Adet) satabildiğimizi unutmadım.

Daha sonraki yıllarda Ülkemizin sadece ucuz olması nedeniyle bir ithal ürün çöplüğüne dönüşmesini ve günümüze kadar bunun inanılmaz bir hızla sürmesini üzülerek izliyorum. Bunun yanında son yıllarda Türkiye'de de oldukça kaliteli üretim yapılabildiğini ve birçok ürünü ithal ederken ihraç edebilecek başarıyı yakalayabildiğimiz gerçeğini söylemek istiyorum. Dünya standartlarında kaliteli üretimle birlikte markalaşmanın ve satış sonrası müşteri memnuniyetinin ön plana çıktığını ise biraz geç olmakla birlikte fark ettiğimiz için mutluyum.

33 yıl boyunca aynı sektörde çalışmanın sonucunda, artık benimde bir şeyler üretme, ürettiklerimle bir marka yaratma zamanımın geldiğini düşünmeye başladım. Aylarca bunun heyecanı ile üretmek istiyorum ama bu ne olmalı? Diye sorup durdum kendi kendime. Sonunda defter, ajanda ve takvim gibi ürünler üzerinde yoğunlaştım. Evet, üretim konusu belliydi ama farklı bir şey olmalıydı. Sattığım ürünü insanlar ellerinde tuttuklarında kendilerinden bir parça olduğunu hissetmeliydiler. Çünkü gezdiğim birçok ülke insanları ile kıyasladığımda "Biz farklıydık." Yaşadığımız her anda, kullandığımız her şeyde duygularımızın sıcaklığı olsun istiyoruz, bize bir şeyler hissettirsin istiyoruz.

İşte bu nedenle ürünlerimizin tasarımında öncelikle Dünya'nın gelmiş geçmiş en önemli ressamlarının eserlerini kullanmaya karar verdim. Bunun yanında benzersiz çizimlerini tüm dünyanın kabul ettiği değerli sanatçıların çizimlerine yer vermeye çalıştım. Ve biliyordum ki bizim çocuklarımız arasında da seyrederken hayranlıkla bakacağımız çizimler yapabilecek yetenekler var. Ve biliyordum ki sizlere sıra dışı tasarımlar sunabilmek için bizim onlara, eserlerini daha çok insanın görebilmesini sağlamak için onların da bize ihtiyaçları var. Çünkü bir sanatçı için en güzel ödül takdir edilmektir, daha çok kişi tarafından takdir edilmek. Bunun bilinciyle araştırmalara başladım ve ilk olarak bu sene henüz 21 yaşında ve Mimar Sinan Üniversitesi, Heykelcilik Bölümü son sınıfta öğrenimini sürdüren, genç arkadaşımız, Uğur Savaş'tan -İstanbul Kedileri - isimli bir çalışma yapmasını rica ettim. Beklediğimden daha başarılı, daha güzel bir çalışma ile karşıma geldiğinde, "Evet aradığım işte bu." dedim. Belki de Türkiye'de ilk defa, henüz öğrenimini sürdüren genç bir sanatçımızın adı ile sizinde çok beğeneceğinizi ümit ettiğim bir ajanda satışa sunuluyor.

Umuyorum ki henüz yeni doğan kuruluşumuzun uzun yıllar yaşama şansı olur ve daha birçok genç yeteneğin çalışmalarını beğeninize sunma mutluluğunu yaşarız.
Sevgiyle kalın. (01.06.2008)

...diyerek dile getirmiştik paylaşmak istediğimiz geçmişimizi, düşüncelerimizi, çizgimizi, projelerimizi, umutlarımızı ve sizlerle tanışmamızın heyecanını. Ürünlerimizin sizlerle buluşmasının üzerinden tam 4 yıl geçti. Bu zaman içinde çizgimizden hiç sapmadık, değişen piyasa şartları, kalitesine ve ülkemize ne getireceğine bakılmaksızın ithalatın son hızla devam etmesi, bunun sonucunda oluşan fiyat baskısı gibi faktörler belki kar marjımızın minimum dayanma sınırına kadar gerilemesine neden oldu. Fakat, kalite anlayışımızdan hiç ödün vermedik, bizim için en önemli şey ürünlerimizi kullanan siz değerli müşterilerimizin koşulsuz memnuniyeti oldu. Sizler ise ürünlerimize gösterdiğiniz ilgi ile bize her zaman güç verdiniz. Her gün sizlerden gelen onlarca olumlu ya da olumsuz eleştiri notları; hatalarımızı, gözümüzden kaçan yanlışlarımızı düzeltmemizi sağladı. Övgüleriniz adımlarımızı daha güvenle atmamızda en büyük yardımcımız oldu. Bu gün sizlerden aldığımız bu güç ve güven duygusu ile ürün çeşit sayısı 400 e ulaşmış, ürünleri Türkiye ve yurtdışında 850 satış noktasında yer almakta olan bir firmayız. İlk günkü heyecanımıza gelince, bu güne kadar oluşturduğumuz 4 markanın içine sarmalamışız, hala taptaze duruyor.

Saygıdeğer Müşterilerimiz ve İş Ortaklarımız; bize güvendiğiniz, yanımızda olduğunuz için sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. (01.03.2012)

Ziya Akyıldız